22 Nisan 2011 Cuma

Elmanın faydaları

Elma ülkemizde eylül ve ekim ayında başlamaktadır. Yani elmanın dalından kopma mevsimi (hasat) en iyi olarak adlandırılır. Elmadan en iyi ekim ayında yararlanılır. Bir elmadaki 100 gram 54 gram kaloriye tekabül etmektedir. Bu enerji ise yağdan değil meyvenin şekerindendir.

Elmanın faydaları

Organizmanın savunma sistemini güçlendirir.

Sinir ve kas sistemini için gereklidir.

Oligo ve element yönünden çok zengindir.

Sporda elma:

Spor öncesi yendiğinde (1 elma) yüksek oranda enerji verir.
Spora başladığınız zaman yerseniz organizmanıza çeşitli mineral ve vitamin yüklersiniz.
Spor sonrası ise %85 oranında su içeriğinizi tamamlar ve toksinleri vucuttan atar.

100 gram. elmada
Glucid % 12,6
Protid % 0,3
Su % 84,3
Lif % 2,5
Lipid % 0,3

Elmanın içindeki vitaminler:
B1, B2, PP, B5, B9, Provitamin A (karoten) dir.

Elmada C vitamini:

Elmanın sağladığı en önemli vitamin c vitaminidir. En fazla kabuğunda bulunur. Bu yüzden kabukları ile yenmesi önerilir.

Detaylı bilgiye elmanın faydaları linkinden ulaşabilirsiniz

18 Nisan 2011 Pazartesi

İdeal kilonuzu yaka­lamak ve onu korumak


İnsan vücudunun %70′i sudur. Vücudunuzda kabaca 38-50 litre su bulunur. Kaslarınızın ve kalbinizin %75′i, beyninizin ve böbreklerinizin %83′ü, akciğerlerinizin %86′sı ve gözlerinizin %95′i sudan oluşur. Hatta kemiklerinizin %22′si bile aslında sudur. O nedenle, bir anlamda siz, içtiğiniz şeysiniz. Eğer yete­rince su içmezseniz -Amerikalıların çoğu içmez- veya yanlış içecekler içerseniz, vücudunuzu ve sağlığınızı riske atarsınız. Kilonuz bu risklerin görülebilir bir işaretidir. Bu nedenle sade­ce sağlıklı olmak için değil aynı zamanda ideal kilonuzu yaka­lamak ve onu korumak için de en önemli olan şeyin kaliteli su içmek olduğuna son derece inanıyorum.

Zayıflamanın 5 özel formülü


Ülkemizdeki obezite salgınının çok büyük oranlara ulaşmasıyla birlikte, kilo vermek ve kilo korumak için bu 5 kolay ve temel kuralı uygulamaya başlamanın zamanı geldi.

Ülkemizdeki obezite salgınının çok büyük oranlara ulaşmasıyla birlikte, kilo vermek ve kilo korumak için bu 5 kolay ve temel kuralı uygulamaya başlamanın zamanı geldi. Dr. Oz Show’da tüm detayları anlatan Dr. Öz‘ün işte 5 altın kuralı;

1. Streç pantolon giymeyin; Giyiminiz kilo almak için bir erken uyarı sistemidir. Streç kıyafetler giyerek bilmeden kilo almanızı kolaylaştırırsınız.

2. Kötü kıyafetlerinizi dolabınızda tutmayın; Sağlıksız kilodayken giydiğiniz kıyafetleri dolabınızda tuttuğunuzda bu size kilo verememe durumunuzda kafanızda yedek bir plan oluşturur.

3. Dört ayaklı hayvanların etini haftada bir kereden fazla yemeyin; Dört ayaklı hayvanların eti, tavuk gibi iki ayaklı veya balık gibi ayaksız hayvanlara göre daha fazla doymuş yağ içerir.

4. Atıştırmalıklardan vazgeçin; Buzdolabını açmadan önce öğününüzü belirleyin, ihtiyacınız olan kadarını alın ve kapatın.

5. Akşam 19:30′dan sonra yemeyin; Gece geç saatlerde yemek yediğiniz zaman ne ölçüde yediğinizin farkına varamazsınız. Özellikle televizyonun karşısında yemek yeme olasılığınız yüksektir

Doğru zayıflamak için uzman tavsiyeleri


Kilo verme, zayıflamak için verilen çaba çoğu zaman bir kabusa dönüşe bilir. İşte doğru kilo vermek , doğru zayıklamak için uzman tavsiyeleri

Bitip tükenmek bilmez bir çabadır zayıflamak. Gün biter, hafta biter, hatta yıl biter de kadınların kilo verme çabası bitmez. Bu kadar çabanın üstüne bir-iki kilo verince değmeyin hanımların keyfine!
Nasıl olsa vücuttaki fazlalıklar gitti.” diye bir rahatlama ki sormayın; verilen kilolar olduğu gibi vücuda geri dönüyor. Haliyle dondurmadan, tatlıdan, pilavdan uzak zalim günler yeniden kapıda! Bu sefer yorucu ve nefsi bezdiren diyetlere başlanıyor. Haftalar aylar geçiyor bir sonuca varılamıyor; onca çabaya rağmen yağlar halen vücudu sarıp sarmalıyor. Kadınlar için kâbuslar kaçınılmaz; depresyon ise sonu gelmez bir yol oluyor.
Hal böyle olunca diyet yapmak eşittir ‘kilo alma sendromu’na dönüşüyor. Peki, zayıflamayı kilo alma sendromundan çıkarmak için ne yapmalıyız? Sema Hastanesi Beslenme ve Diyetetik Uzmanı Hayrettin Mutlu’ya göre yapılması gereken ilk şey, sendrom oluşturacak ve kilo vermenizi önleyecek sebepleri ortadan kaldırmak. Mutlu, kış aylarında vücut yağlanmasının arttığını, yaz aylarında ise vücut yağ dokusunun azaldığını, bu yüzden diyet yapıp strese girmek yerine sağlıklı beslenmenin yollarıyla uğraşmak gerektiğini söylüyor. Mutsuz olmadan zayıflamak için toplumun olumsuz söylemlerini bir kenara bırakarak yağlarla savaşmayı öneriyor.

Mutlu, “İnsanları ‘kilo alma sendromuna’ yaz aylarında uygulanan şok diyetler itiyor. Bu diyetler zayıflatıyor fakat en ufak bir rahatlamada kiloları geri getiriyor. Tabii bu da diyet yapmayı sürekli kılıyor. Sendroma girmeden zayıflamanın tek çaresi var: Hızlı kilo verme hayallerini bir kenara bırakmak. Şunu unutmayın yavaş zayıflamaya çalışırsanız, verdiğiniz kiloları hemen geri almazsınız. Haliyle, ‘kilo alma sendromu’ gibi bir ruh haliyle mücadele etmemiş olursunuz.” diyor.
Mutlu’ya göre sendromu tetikleyen etkenlerden bir diğeri de sevdiğimiz lezzetleri hayatımızdan tamamıyla çıkarmaya çalışmak. İnsan sevdiği bir tatlıyı yiyemezse kilo vermesi zorlaşır, hatta strese girer. Burada önemli olan hiç yememek değil, az yemektir. Bir kilo baklava yemek yerine bir dilim baklava tatmayı tercih etmektir mesela.
Kilo alma sendromuna yakalanmamak için ne yapılmalı?
Hayrettin Mutlu (Sema Hastanesi Beslenme ve Diyetetik Uzmanı): Sürekli diyet yapıyor, kilo veremiyor ya da verdiğiniz kiloları geri alıyorsanız yapacağınız en önemli şey, beslenme düzeninizi biraz basitleştirmek. Bedeninizi rahat bırakın. Katı ve kısa süreli diyetler yerine uzman takibiyle ayda bir kilo vermeyi hedefleyin. Zayıflamayı amaç edinmek yerine zayıf kalmayı benimseyin. Sonra ‘zayıflayayım da ne şekilde olursa olsun zayıflayayım’ tavrıyla hiçbir şekilde diyet aramayın. Bu, sadece sorunu görmezden gelmektir. Siz kilolarınızı görmezden gelmek yerine, onlarla yüzleşin ki daha sağlıklı kilo vermek için kendinizi motive edebilesiniz. İradenizin güçlü olduğu noktasında telkinlerde bulunup bunu kendinize kanıtlayın. Piyasadaki haplardan uzak durun. Yemek yerken ağır olun, gerekirse çiğneme sürenizi uzatın, böylece çok yemiş hissine ulaşacaksınız. Hızlı ve büyük hedefler koyup kendinizi üzmeyin, küçük hedeflerle vereceğiniz kiloların mutluluğuna ulaşın.

Kadriye Şentürk Pehlivan (Sema Hastanesi Psikiyatri Uzmanı): Şişmanlık tedavisinde, fazla yemenin psikolojik sebepleri araştırılıp tedavi edilmezse zayıflatmak kolay olmuyor. Üstelik hasta kilo verse bile bu kilolar çok rahat geri alınabiliyor. Haliyle tekrarlayan kısır döngü kişileri daha çok mutsuz ediyor. Bu bakımdan, kilo vermeyi sendroma dönüştürmemek için hastayı diyet öncesi psikolojik olarak tedavi etmek gerekiyor. Kısacası sağlıklı kilo vermenin yolu psikolojik bir tedavi ile sağlanıyor. Çünkü psikolojik destek, kişinin kontrollü bir şekilde kilo verme sürecinde önemli bir rol oynuyor.

Popüler Yayınlar

Related Posts with Thumbnails
Pasta Tarifleri

Uyarı

Bu site yayınlanan sağlık ile ilgili bilgiler , ziyaretçilerini bilgilendirmek amacıyla yayınlanmaktadır. Burada yayınlanan yazıların tamamı bilgilendirme amaçlı olup, hiçbir şekilde hekim muayenesi ve konsültasyonunun yerine konulmamalı, hastalık ve diğer sorunlara yönelik teşhis ve tedavi amaçlı olarak kullanılmamalıdır. Sağlığınızla ilgili acil durumlarda, bekleme süresi sağlığınızı olumsuz yönde etkileyebileceği için, zaman geçirmeden bir sağlık kuruluşuna başvurmanızı öneririz.
Genel Kişisel Web